Kahramanmaraş’ta 6 Şubat’ta meydana gelen depremlerin ardından Başkent Öğretmenevi’nde ağırlanan vatandaşlar, uğraşı terapisi kapsamında ördükleri çorap, atkı, bere ve yelekleri depremzedelerin yaşadığı çadır ve konteyner kentlere gönderecek.
Yenimahalle Halk Eğitim Merkezi yetkilileri, afetin ağır travmatik etkilerini azaltmak amacıyla, depremzede aileleri, öğretmenevi misafirleri için “ergoterapi” adı altında anlamlı ve amaçlı etkinlikler düzenliyor.
Başkent Öğretmenevi Müdür Yardımcısı Serap Öztürk, depremzedeleri olabildiğince rahat ettirmeye çalıştıklarını anlattı.
Misafirlere öncelikle psikososyal bazda bilgiler verdiklerini anlatan Öztürk, şunları kaydetti:
Ardından ergoterapiyi uygulamaya koyuyoruz. Özellikle kadınlarımızın örgü ve diğer el işleri yoluyla duygularını dile getirebileceklerini ve yaşadıkları travmayı daha kolay atlatabileceklerini düşündük. Bir depremzedenin çorap ördüğünü gördük ve ardından diğer misafirlerimize iğne iplik sağladık. Biz de ördüğümüz bu çorapları sembolik olarak deprem bölgesine gönderebiliriz fikrinden yola çıktık. Tek öğretmenle başlayan çalışmamızda 20 kişiye ulaştık. Yenimahalle Halk Eğitim Merkezimiz aracılığıyla da örgü kursu açtık. Çok güzel şeyler üretip sallantı bölgesine göndermek istiyoruz.
Öztürk, Ankara halkının depremzedelere bir nebze de olsa fayda sağlamak için büyük çaba sarf ettiğini belirtti.
Yün ve şişler hemen geldi. Halk eğitim merkezimize iki adet dikiş makinesi bağışlanmıştır. Bundan sonra kumaşlarımızı seçip dikeceğimiz dokuma işlerini sallanan bölgede vatandaşlarımıza ulaştırmayı hedefliyoruz.
dedi.
“Ergoterapi ile hayata yeniden uyum sağlamak istiyoruz”
Kahramanmaraş Elbistan Halk Eğitim Merkezi’nde el sanatları alanında usta öğreticilerden Belgin Özcan, depremde evlerinin ağır hasar gördüğünü ve enkaz altında kaldıklarını söyledi.
Özcan, depremde yaralanan ablasını Ankara’ya getirdiklerinde Başkent Öğretmenevinde kalmaya başladıklarını ve burada çok iyi karşılandıklarını söyledi.
Burada tüm ihtiyaçlarımız karşılanıyor, herkese çok teşekkür ederim. Ancak ‘ergoterapi’ ile yeniden hayata adapte olmak istiyoruz. Bu çalışmalarımızla depremzede kursiyerlerimizin yaşadıkları zorlukları kolayca aşmalarına yardımcı olmak istiyoruz. Ayrıca beyin sarsıntısı bölgesinde çorap, atkı, bere ve kıyafet ihtiyacı da oldukça fazladır. Çalışmalarımızı deprem bölgesine göndererek onlara destek olmak istiyoruz. Bu çabalarla acımızı bir nebze olsun bastırabiliriz.
dedi.
Depremi üç kırıkla atlattı.
Kahramanmaraş Elbistan’da meydana gelen ilk depremin ardından köy evlerine yerleştiklerinde ikinci depreme yakalandıklarını ve ailesiyle birlikte enkaz altında kaldıklarını anlatan Kudret Kaplan, ailesinin yardımıyla hayatta kaldığını ifade etti. arkadaşları ve belinde üç kırık olduğunu ve korse giydiğini söyledi.
Kaplan, öğretmen evinin kendileri için bir konut ve yuva olduğunu söyledi.
Ülkemiz kadar olmasa da yine de güzeliz. Depremden sonra 4 çocuğum ve kayınvalidemle Ankara’ya geldim. 2 çocuğum sınavlara hazırlanıyor ve kursa gidiyor. Milli Eğitim Bakanlığı onlara da her türlü desteği verdi. Burada kurslar açtılar, kitap verdiler, bilgisayar verdiler, her türlü imkan sağlandı. Öğretmenleri de gelip çocuklara derslerinde yardımcı oluyor.
söz konusu.
Kaplan,
Deprem sonrası hava şartlarının da etkisiyle ayaklarımız bir süre ıslak kaldığı için çok üşüdü. Sallamak isteyenler için çorap örerek başladık. Bir deprem olduğunda, küçük bir kıyamet patlak verdi. Bu şekilde normale dönmeye çalışıyoruz.
dedi.
